SONSUZU PAYLAŞANLAR (Suna TANALTAY)
Resim, şiir, tiyatro, müzik...
Renkler, sözcükler, notalar...
Sonsuza açılan kapıda yüreği sevgi dolu bir insan: Suna Tanaltay.
Paylaşmak, mutlu olmak, sevgiyle buluşmak için; “Sonsuzu Paylaşanlar”
Renkler, sözcükler, notalar...
Sonsuza açılan kapıda yüreği sevgi dolu bir insan: Suna Tanaltay.
Paylaşmak, mutlu olmak, sevgiyle buluşmak için; “Sonsuzu Paylaşanlar”
“Piyano,
tek bir enstrüman değil, çok sesli bir müzik aletidir. Ve çok sevdiğim
Rachmaninoff, piyanoda ışıklı, güneşli, fırtınalı bir duygu çağıltısıdır. Arın
Karamürsel, Rachmaninoff çalmaz, sergilemez, Rachmaninoff yaşar… Coşar,
yücelir; gönül gözüyle görür ve gösterir. Duygusuyla, coşkusuyla hem çok
uzaklarda, hem de yüreğinizin içinde ve sizdedir.”
*
* * * *
“Duyguları
anlatmak çok zordur. Renklerini yansıtamazsınız ki. Ama bir müzik dinlerseniz
ve sizi koparıp götürürse uzaklara ve fırlatırsa sonsuza, sonsuza… Çağıl çağıl
akan bir su, bir sel olursunuz… Ve evrenlere sığamazsınız artık. Belki de
derinlerden gelen bir su damlası. Gökkuşağının tüm renklerini görürsünüz de
onda, anlatamazsınız. Susar ve dinlersiniz yalnızca.”
*
* * * *
“Sık sık
sorulur: ‘Hangi tür müzikten hoşlanırsınız?’ Yanıtlar değişiktir. Bazen de
eklentiler olur: ‘Filanca tür müzikten hoşlanmam.’ Bu, değişik geliyor bana…
Gerçek müzikse eğer, bütün türlerin ötesinde iyi müzik ve kötü müzik vardır.
Türk Halk Müziği, Klasik Türk Müziği, Modern Müzik ya da Klasik Batı Müziği
örnekleri, diğerlerinden daha çok tercih edilebilir. Yine de, güzele, güzelliğe
açık olan insan yüreği, yeni örnekleri duydukça, işittikçe, izledikçe sever… İtmeden,
dışlamadan dinlemeye açık olmak gerek.”
*
* * * *
“Ne
gençlik, ne de yaşlılıktır önemli olan. Asıl önemlisi, yaşamı dolu dolu
yaşamaktır. Yaşama, topluma bir katkısı olmak; hem kendi kendisiyle, hem de
çevresiyle uyum sağlamak. Bir bakıma, kendi kendisini gerçekleştirmek…”
*
* * * *
eren eyüboğlu |
*
* * * *
“Ömür
yıllarla değil, yapılanlarla, yaşanılanlarla, verilen ürünlerle kocaman
olabiliyor.”
*
* * * *
“Böyledir
çocuk yüreği, zamanla, yerle, konuyla sınırlanmayı sevmez. Dolu dolu ânını
yaşar. Düş dünyası ile gerçeği iç içedir, masal gibi. Büyüklerin şekilciliğinin
çok ötesindedir. Başkalarının kurallarından sıkılır. Kendi oyununu yaşar, kendi
şarkısını söyler.”
*
* * * *
“Günümüzde
‘Özgün baskı’ denilince akla gelen ilk isim, ressam Süleyman Saim Tekcan’dır.
Özgün baskı, bir tablonun renk ayrımları yapılarak sanatçı tarafından ya da
sanatçının denetimi altında kâğıt üzerinde çoğaltılmasıdır. Bu çoğaltma işlemi
ne kadar az sayıda yapılırsa, resim o oranda değer kazanır.”
süleyman saim tekcan |
*
* * * *
“Anadolu,
kitaplardan öğrenilmez; okunup ezberlenecek bir Coğrafya dersi değildir,
Anadolu… Turistik gezilerle de öğrenilmez… Çünkü bu gezilerde ancak bir yüzünü
gösterir size; yüreğini açmaz. Anadolu’yu bilmek, tanımak ve tanıtmak için
onunla sarmaş-dolaş kucaklaşmış olmak gerek… Yoksa, anlatımlar iğretidir,
yabansıdır.. Özenç kokar… Tıpkı has ekmek özentisi bir çörek gibi… Kara buğdayın
kokusu, rengi, tadı bir başkadır; Anadolu bir başkadır… Onunla birlikte
yaşayıp, sarmaş dolaş kucaklaşmış olmak gerek…”
*
* * * *
“Sayın
Avni Akyol, ‘Schiller’in bir sözünü fısıldıyor: ‘Sanat, gençler için bir
eğitim, yaşlılar için avuntu, fakirler için zenginlik ve zenginler için bir
süstür.’”
*
* * * *
“Bir de
Müzayedeler var… Yıldız Sarayı’ndaki ve Hilton’daki iki müzayede, resim
fiyatlarını birden yükseltti. Tıpkı Hüseyin Kocabaş’ın antika fiyatları
hakkındaki görüşü gibi: ‘Alıcının iştahıyla satıcının insafı arasında münasip
bir rakamdır.’”
*
* * * *
görsel: cevat dereli |
*
* * * *
“Andrey
Voznesenski’nin dizeleri gelir kulağınıza
‘Sevgi, o süslü ocaklar mıdır eski evlerdeki,
Kopmak mı gerekir bütün bunlardan şimdi?
Yaşamak ne büyük mucize
Ama
nasıl anlatırsın bunu yaşamasızın birine?...’”
*
* * * *
“Modigliani,
çok erken yaşta öldü. Yaşamı boyunca resim satamamanın acısıyla kıvranan
sanatçı, ancak öldükten sonra değerlenmiştir. Otuz altı yaş, çok kısa bir
ömürdür. Ressamın Paris’teki mezar taşında şöyle yazılıdır: ‘Ölüm, onu tam
zafere ulaşacağı anda alıp götürdü.’”
*
* * * *
“ ‘HalilCibran’ın çocuklar konusundaki sözleri eseri bütünlemede çok başarılıydı:
‘Sizler, çocuklarınızı kendi çocuklarınız sanırsınız. Oysa onlar, kendi
kendisini yenileyen hayatın çocuklarıdırlar…’”
*
* * * *
“ Nece
konuşursa konuşsun
Anlaşılır gözlerinden dediği
Nece konuşursa konuşsun,
Benim
duyduğum rüzgârlardır
Dinlediği (Fazıl
Hüsnü Dağlarca)”
▬ ▬ ▬
İlginizi çekebilir:
1.Bu Anadolu Var Ya - Bedri Rahmi Eyuboğlu
2.Resme Başlarken - Bedri Rahmi Eyuboğlu
3.Aşk, Sanat ve Servet - Çetin Altan
İlginizi çekebilir:
1.Bu Anadolu Var Ya - Bedri Rahmi Eyuboğlu
2.Resme Başlarken - Bedri Rahmi Eyuboğlu
3.Aşk, Sanat ve Servet - Çetin Altan